27 Aralık 2009 Pazar

VEEEE TATAAAAAMMM:))ŞÜKÜR VE TEŞEKKÜR!!

En sonunda ha bugün ha yarın derken evimizin anahtarını aldık.. Her şey çok güzel ve içimize sindi. Şimdilik doğal gaz dışında hiç bir sorunla karşılaşmadık. Allah'a o kadar şükrediyorum ki bu duyguyu bize nasip ettiği için. Dün kocamla gözyaşlarımızı zor tuttuk diyebilirim. inanın hala da yazarken gözlerim doluyor. Kendimiz, sadece biz, ikimiz başardık. Çok zorluklar çektik maddi olarak, hala da toparlanması zor bi sene bizi bekliyor. Ama biliyorum ki biz onun da üstesinden gelicez.. En güzeli de bişeyi başardığını görmek, onun tadını beraber çıkarmak. Umarım allah ağız tadıyla oturmayı nasip eder, eşimle ve prensesle... Komşum, canım arkadaşım emel ve eşide anahtarlarını aldılar dün. Birbirimiza sarılıp tebrik ettik. Aynı heyecanı, sevinci ve zorlukları yaşadığımız için, birbirimizin sevincini hissedebildik:) Herşey için şükürler olsun allahım sana..
Ve etrafda bi hayırlı olsun diyemeyen insanlarda var ama onun dışında bizimle birlikte sevincimizi heyecanımızı yaşayıp, bişeyi elde etmenin ne kadar zor olduğunu bilen dostlara çok teşekkür ederim. Defalarca arayan, ne oldu aldınız mı? Her şey yolunda mı? diye soran arkadaşlara. Haber vermek için aradığımda telefonda benimle bir duygulanan dostlara çok içten teşekkür ediyorum, benzer şeyleri yaşayanlar ne demek istediğimi anlamıştır. Teyzeme, enişteme ilgileri ve taşınma işlerinde ki yardımları için, ilkiz e evini bize açma riskine girdiği için:) eşimin kuzeni seda' ya ilgisi ve yaptığı jest için, çok çok çook teşekkür ederim. Haaa annem mi? O'na her zaman yanımda olduğu için binlerce kez teşekkür ederim... Daha yazacak çok şeyim var ama yapacak da çook işim:) kalın sağlıcakla..
Salı günü allah izin verirse taşınıyoruz, gitmeden son kez yazmaya çalışırım. Dilerim allahdan, herkesin kalbine göre versin. Dilerim allahdan 2010 ailem için evim için huzur sağlık ve mutluluk getirsin. Dilerim allahtan herkesin hayalleri gerçek olsun en azından bi kısmı:) ve dilerim allahtan ülkem için dünya için barışın ve huzurun virüs gibi insanlığa yayıldığı bir yıl olsun..

26 Aralık 2009 Cumartesi

Acilen paris' e gitmemiz gerek:(

Bi kaç haftadır, sadece haftasonları fox tv; barbie 3 silahşörler diye bi film gösteriyor. Ne olduysa nasıl olduysa nehir bu filmle bütünleşti. Ve filmi izlediğinden beri babasına ve bana sürekli "lüüüütfen babacım lütfeeeeen parise gitmem gerek!" diyor. Hatta geçen hafta öyle içli ağladı ki, lütfeen beni anla annecim, silahşör olabilmem için parise gitmeeem gerek, atımın adı coliii olacak, bi deeeeeee pempe kılıç alıcam... Evin için de sürekli kılıç sallıyo, kılıçda ikea nın uzun çekeceği:)
valla elinde kılıç sağa sola bi savuruşu var, kelle koltukta yaşıyoruz yani:) Allahım sen akıl fikir ver! ama napalım evladımıza söz verdik bi kere eninde sonunda gidicez parise, allah izin verirse:) Aslında iyi oldu, nehir'i silahşör okuluna bırakırız bizde rahat rahat gezeriz kocamla:P

23 Aralık 2009 Çarşamba

AY BENİM HEDİYEM HALA GİTMEDİ :((

AY KESİN BAŞINA BİŞİLER GELDİ KARGO ELLERİNDE.... KAÇ GÜN OLDU YA:((
NEYSE HEDİYEMİN İYİ HABERLERİNİ ALIRIZ UMARIM
AMAA ÇOK ÖNEMLİ BİŞİ DİCEM
Bİ SÜPRİZİM VAR CUMARTESİ GÜNÜ.. SONUNDA.. HAYIRLISIYLA.. İNŞALLAAAH!!
ŞİMDİ KAÇTIM, EVİ TOPLAMAKLA VE KOLİ YAPMAKLA MEŞGULÜÜM:))

17 Aralık 2009 Perşembe

ding dang dong çok şükür dostlar benimde artık bi hediyeeem var:))


Hani geleceğini biliyordum da, hani çaktırmadan bekliyordum da bu kadar sevineceğimi bilmiyordum. Hele hediyenin kimden geldiğini görünce ve içinde ki sürprizi görünce öyle mutlu oldum ki. Burdan önce sevgili ebru'ya böyle bi çekiliş yapıp öncülük ettiği için çok teşekkür ederim. Gelelim hediyemi gönderen sevgili blogcu arkadaşımaaaaaa; Onu ilk kez rima'nın doğum gününde tanıdım. Çok içten, samimi ve doğal gelmişti bana; yazımda da bahsetmiştim... işte o gün güzel elektrik aldığım, tüm blog camiasının nefis pastalarından tanıdığı sevgili didem' den geldi hediyem. Ha pardon sizin tanıdığınız ismiyle pastacı rapunsel:) Paketimin içinden benim body shop ta her zaman ilk tercihim olan vanilyalı ürünler, güzel bi not ve nehir için çok güzel tokalar çıktı:) Amaaaa bi de sürpriz vardı içinde, şebnem'in rima'nın doğum gününde çektiği fotoğrafların olduğu bi cd. Kızlar beni, bizi çok mutlu ettiniz teşekkür ederim, ellerinize sağlık. Nehir tokaları kafasına taktı bile, kremide tahmin ettiğiniz üzere benden önce sürdü tabi:) Fotoğraflar mı? nehir anne lütfen açarmısın diyor sürekli görmek istiyor. Gerçi onun aklı fotoğraftaki prensinde, neyse işte böyle biz bu sabah çok mutlu olduk. Tekrar teşekkür ederim şebnem ve didem, nehir' den kocamanından iki öpücük size:)))

not: Ben de hediyemi bu hafta sonu göndericem. Sevgili arkadaşım?? beklettiğim için çok üzgünüm.

15 Aralık 2009 Salı

siyah beyaz film gibi biraz.....


Bizimkisi bir aşk hikayesi
Siyah beyaz film gibi biraz
Gözyaşı umut ve ihtiras
Bizimkisi alev gibi biraz

Bizimkisi bir aşk hikayesi
Siyah beyaz film gibi biraz
Ateşle su dikenle gül gibi
Bizimkisi roman gibi biraz

Bu güller senin için
Bu gönül bizim için
Hiç üzülme ağlama
Sen gülümse daima

Bizimkisi bir aşk hikayesi
Siyah beyaz film gibi biraz
Hüzünlü sonbahar kapısından
Çıkmak gibi aydınlığa biraz


yazmıyorum yazamıyorum ama söyleyecek fazla söz de yok.. seni seviyorum, teşekkür ederim, canımsın..

9 Aralık 2009 Çarşamba

HÜNKAR BEĞENDİ, BEY BAYILDI:) duğumgünü, tanışma, telefon ve ortaya kaırışık:)

Amaaaaaaan dostlar, boşverelim adsızı madsızı gerçekten, haklısınız... biz işimize bakalııım, hepinize çok teşekkür ederim, güzel yorumlarınız ve destekleriniz için. Eeeee nerde kalmıştık:)
Serpiiiiiiiiiiiil sana diyorum havan batsın yapıp yapıp koyuyorsun yemekleri, hıh ben de dün hünkar beğendi yaptım. Yemeğin adı hünkar beğendi ama yemişim hünkaaarı, beyim bayıldı. Çok sever zaten, uzun zamandır yapmamıştım. Cumartesi günü bomontide ki organik pazardan aldığım, tadı mükemmel olan patlıcanları közledim. Beğendinin tadı nefisdi gerçekten ne yalan söyliim beğendimi beğendim:D
Nehir mi? o hala balerinci prenses bi değişiklik yok, geçtiğimiz pazar sevgili rima'nın doğum gününe gittik. O kadar tatlı ve o kadar sevimli bi çocuk ki rima, aynı fotoğraflarda göründüğü gibi. Amaaa o annesi varya annesi fotoğraflarda göründüğünden çok daha güzel!
Çok güzel insanlar tanıdım doğumgününde. Çok az kalabildiğim için fotoğraf çektirme şansım pek olmadı, zaten makinamıda götürmemiştim ama şebnem makinasını konuşturdu. Tüm çocukların karelerce fotoğrafını çekti. Tabi bi kaç poz bizleri de aldı sağolsun.. sabırsızlıkla bekliyorum fotoları. Nehir beni, şebnemi ve herkesi şaşırtacak kadar acaip pozlar verdi. Küçük hanım objektif görünce bi anda başka bi çocuk oluyor sanki, bıkıp usanmadan poz verdi şaşırdım kaldım. Kırıtmalar, eteğini çekiştirmeler, gerdan kırmalar göz süsmeler... amanın valla hepimiz şaştık kaldık!
Zuzu kafenin sahibi çok hoş ve sevimli bi bayan vardı ve onun dünyalar güzeli oğlu doruk! O her ne kadar kızlara pek pas vermediysede nehir hanımın dikkatinden kaçmamış doruğun yakışıklılığı. Arabada dönerken babasına doruktan "prens" diye bahsetti, çok şaşırdık. Babasının bozulduğunu gürüncede "yani babacım prens gibi" dedi. Yani gerçek prens hala babası:P
Başka blogger arkadaşlarda vardı, herkesle tek tek tanışma şansım olmadı kalabalıktan ama hepsinden haberdar olmak iyi oldu benim için tek tek takip edicem artık. Ama gülcan ve egemeni görmek tam süpriz oldu. Gülcan, yanında egemen ve karnında ki melekle gelmişti ve o da çok güzeldi. Hande ve cemi gördüm, çok mutlu oldum. Tekrar görüşmek için sözleştik..
Pastacı rapunzel sıcak ve samimiydi, pastası nefiiissssdi!!!. Ceyda vardı hani güdük fare, rimanın teyzesi, çok tatlıydı ve nehirle çok ilgilendi sağolsun. Bi gün mutlaka "N" kitap evine onu görmeye gidicem. Ha bi de düşler mutfağı vardı züzü içten güler yüzlü vıcır vıcır mutfağı toparlamaya çalışıyordu bi yandan:) Bu arada blogunu bilmediğim başka arkadaşlarıda tanıma şansı buldum çok memnun oldum. Sevgili ebru ya çok teşekkür ederim, rimanın bu en özel gününde bizleride çağırdığı için, güzel yemekler için, çıkışta verdiği küçük hediyeler için; nehir bayıldı bardağını görünce şimdi hep onu kullanıyoruz:) Ve rimacım iyi ki doğduun tüm hayatın gülüşün kadar güzel olsun umarım..
Ebru fotoğrafları yolladığı zaman ben de mutlaka koyucam bloguma dostlar.
Bu arada geçen hafta telefon çaldı. Karşımda cıvıl cıvıl bi ses, ya insan bu kadar mutlu olur mu memleketinden gelen bi telefona????? akraba değil, eski bi dost değil....
evet olur!! eğer O; sadece blogdan tanıdığınız, ama yıllardır tanıyormuş gibi hissettiğiniz, kızı asyayı görmek ve koklamak için sabırsızlandığınız, yazılarını nefes bile almadan okuduğunuz, ah bi görsem, yüz yüze dertleşsem diye iç geçirdiğiiniz bi dostsa; olur öyle mutlu olur ki hem de tüm günü güzel geçer. Siz daha bu sevinci atlatamadan bi de kankanız arar, bi süpriz de o yaparsa ne olur? çifte kavrulmuş lokum olur vallahi..
hemşomla gürüşebilmek için biraz beklemem gerekiyo belki ama en azından anka-kankamla görüşmemize çok az kaldı. Ah be kızlar " iyi ki açmışım ben bu blogu" dedirttiğiniz için teşekkür ederim...

4 Aralık 2009 Cuma

GEREKENİ YAPICAZ ADSIZ IN DİKKATİNE

Efeniiiiim çok can sıkıcı bi konu ama bi şekilde yazmam gerek diye düşündüm.
Bi çok kişiden daha önce okumuştum ama benim başıma geleceğini hiç ummazdım. Şimdi burda yazıpta kendisinden bahsediyorum diye sevinen "şerefsize, pardon adsıza" bi çift lafım var. Bunu yazıyorum ki bilgisi olsun diye:
pc imde kayıtlı, kendisinin net adresini ya da kimliğini bulur bulmaz emniyete bildiricem. Bunun içinde çok uğraşmam gerekmicek umarım, zira hepinizinde bildiği üzere ailenin çoğu emniyet mensubu olduğu için, gerekirse onlara danışıcam ama sevgili blog arkadaşlarım bunu yanına bırakmıcam ki diğerlerine de ders olsun. Bi tane kendini bilmez seviyesiz yüzünden blogumu kapatacak değilim ama kendisiyle kanun önünde hesaplaşmadan bana rahat yok!
Neden mi; çünkü bu şerefsiz ve de neydüğü belirsiz, hatta insan bile olması imkansız olan "zat" ya da "hırt" her neyse, bana herhangi bi konuda karşı görüş bildirmedi. siyasi ya da dini bi konuda fikirlerini gizlice empose etmeye çalışan ve de kendisinden farklı düşünen herkese direk "adsız" kimliğiyle saldıranlardan da değil!!!! ki öyleleride çok oluyormuş onları da duyuyorum. Ne bilim şarap koyana kafir yazanlar, içki içene allah belanı versin yazanlar, daha neler neler duyuyorum. yani bu bloglarda neler dönüyor hepsini okuyorum ve de duyuyorum. Kendini bilmez bi tane değil ki sadece benim başıma geldi diyiiim. O kadar çok kişinin başına geldi ki, ben de allah allah diyordum: ne densiz, ne hadsiz insanlar var, hatta seviiniyordum benim başıma gelmedi 1 seneyi aşgın bi süredir blog yazıyorum diye. Amaaaaaaaaaa bana gelen dediğim gibi öyle göreceli konularda herhangi bi yorum değil. Direk bana, kişiliğime ve de özelime saldırı. Yani hadsizlikten öte; saygısızlık, terbiyesizlik, günah, ahlaksızlık yani ne diyeceğimi bilemiyorum inanın. Bu şekilde yorumlar yazabileceği bir sürü blog varken neden sadece ailesinden, eşinden ve de prensesinden bahseden bi bloga böyle bi saldırıda bulundu, algılamakta güçlük çekiyorum!
Öfkeliyim hem de çoook...

1 Aralık 2009 Salı

OBEREEEEEEEYYYY:)

Fotoların hepsi bayramın 1. günü teyzem de kuzenlerin çektiği fotolar, maalesef ben tüm bayram boyunca gezmelerimiz, pikniklerimiz de dahil siyah incimi hiç yanıma almadım:( aramız hala kötü:(

bu bayram da bitti geçti gitti.. valla bayramın en güzel yanı kocamın tatil olması evinde salınması:)
ooooh be varlığı yeter misali evi doldurması (maşallah) onun dışında bayram ziyaretleri oldu tabi, manisadan kankam geldi hani düğüne gitmiştik ya yazın işte o! 6 aydan sonra ilk kez görüştük ilaç gibi geldi anlatamam:) teyzelere gidildi, canım kuzenimin doğum günü kutlandı. Annem ve teyzem abla kardeş takıldı, kuzenler geldi vs. bildiğiniz bayram işte ha bilmediğiniz kısmı bizde kurbanlıklar yoktu sadece ama polonezköyde mangalda pirzola vardı:) Nehir'in bayramlıkları nefisdi, keyfi gıcırdı. Kocam ana-kız ne kadar güzelsiniz siz dedi durdu:) Aslında bayramın en güzel yanı kimse kusura bakmasın ama ailecek başbaşa olmaktı, eski köye yeni adet demeyin ama öyle işte napiiim:)